Kayıp kıtanın gizemi: ‘Balkanatolia’

Anadolu, 40 milyon yıl önce nasıl görünüyordu? Avrupa, Afrika ve Asya arasında sıkışmış, eski ve unutulmuş bir kıta yeniden keşfedildi. Günümüz Balkanları ile Anadolu’yu kapsıyor ve araştırmacılar tarafından ‘Balkanatolia’ olarak adlandırılıyor.

Fransız Ulusal Bilim Araştırmaları Merkezi (CNRS) önderliğindeki Fransız, Amerikalı ve Türk paleontolog ve jeologlardan oluşan bir ekip, Balkanatolia kıtasının, daha önce komşu kıtalardan ayrılmış olan Asya memelilerinin yaklaşık 34 milyon yıl önce Avrupa’ya göç etmelerine izin vermiş olabileceğini söylüyor.

Üstte: 40 milyon yıl önce Balkanatolia kıtası / Altta: Günümüzdeki kalıntıları

Araştırmaya göre, 34 milyon yıl önceki büyük bir buzullaşma, muhtemelen Antarktika buz tabakasının oluşumuna yol açarak bu süreçte deniz seviyelerinin düşmesine ve Balkanatolia’nın Batı Avrupa’ya bağlanmasına neden oldu.

Afrika ve Arap Yarımadası’ndaki memelilerin üçte ikisinden fazlası, küresel soğuma ve deniz seviyesindeki düşüşlerin damgasını vurduğu Eosen-Oligosen geçişi sırasında yok oldu. Avrasya’da, bu küresel çevresel etkiler, Avrupa’da ‘Grande Coupure’ olarak bilinen deniz organizmalarının, bitkilerin ve kara hayvanlarının toplu olarak yok olmasına yol açtı.

BÜYÜK YOK OLUŞ: ‘GRANDE COUPURE’

Eosen döneminde milyonlarca yıl boyunca, Batı Avrupa ve Doğu Asya, çok farklı memeli faunasına sahip iki ayrı kara kütlesi oluşturdu. Avrupa ormanları, günümüz atlarıyla uzaktan akraba olan, ancak daha çok günümüz tapirlerine benzeyen, soyu tükenmiş bir grup olan Palaeotheres gibi yerli faunaya ev sahipliği yaparken, Asya’da, bugün her iki kıtada da bulunan memeli aileleri de dahil olmak üzere daha çeşitli bir fauna yaşıyordu.

Yaklaşık 34 milyon yıl önce, Batı Avrupa’ya Asya türleri tarafından göç başladı. Bu da omurgalı faunasının büyük bir yenilenmesine ve yerli memelilerin yok olmasına yol açtı – (Grande Coupure adı verilen bir olay).

Bununla birlikte, Balkanlar’da bulunan fosiller, Asya memelilerinin Grande Coupure’den 5 ila 10 milyon yıl önce Güney Avrupa’da bulunduğunu gösteriyor. Bu da bilim insanlarının kafasını karıştıran daha eski bir kolonizasyonu akla getiriyor.

CNRS araştırmacıları artık bir cevaba sahip olduklarını düşünüyor.

Türkiye’deki Büyükteflek fosil yatağı

Türkiye’de 38 ila 35 milyon yıl öncesine ait yeni bir fosil yatağı (Büyükteflek) keşfedildi. Büyükteflek’in yakınlığı açıkça Asya olan memelilere ev sahipliği yaptığı ve Anadolu’da şimdiye kadar keşfedilen en erken fosilleri barındırdığı görüldü.

Ayrıca, Eosen’in sonunda ölen büyük gergedanlara benzeyen Brontotheres’e ait çene parçaları da buradan çıktı. Bulgular, Balkanatolia’nın 40 milyon yıl önce Asya memelileri tarafından henüz tam olarak anlaşılamamış coğrafi değişikliklerin bir sonucu olarak kolonize edildiği sonucuna işaret ediyor.

Brontotheres’e ait çene parçaları.

Araştırmacılar, “Bu dağılma olayının, muhtemelen Batı Avrupa’daki Grande Coupure’dan önce gelen faunal dönüşümlerin habercisi olduğunu görüyoruz. Bu, Balkanatolia’nın kendine özgü yerli türlerine sahip olamayışını tetikledi” diyor.

Balkanatolia kıtası, Asya memelilerinin Avrupa’yı kolonileştirmesine izin vermiş ve Grande Coupure’a yol açmış olabilir. Araştırma sonuçları Earth Science Reviews dergisinde yayınlandı.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Anadolu ve Mezopotamya’yı birbirine bağlayan antik kent keşfedildi

Irak’ın kuzeyindeki Dohuk kenti yakınlarında Akad İmparatorluğuna ait olduğu belirtilen bir antik kentin 5 bin yıllık harabeleri bulundu.

Irak’ın kuzeyindeki Dohuk kenti yakınlarında Akad İmparatorluğuna ait olduğu belirtilen bir antik kentin 5 bin yıllık harabeleri bulundu.

International Business Times’ın haberine göre, Bronz Çağ’da inşa edilen şehrin kalıntıları, Almanya’daki Tübingen Üniversitesi bünyesinde yer alan Antik Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü tarafından keşfedildi. Kazılar Bassetki köyünde Ağustos – Ekim ayları arasında yapıldı.

1200 YILLIK İHTİŞAMLI DÖNEM

Elde edilen verilere göre, kent M.Ö. 3000 yıllarında kuruldu. 1200 yıl boyunca zengin ve görkemli bir dönem yaşadı. M.Ö. 2340 – 2200 yılları arasında Akad İmparatorluğu hakimiyetine geçti. Şehrin bir duvarının M.Ö. 2700 yıllarında inşa edildiği, büyük taş yapıların da M.Ö. 1800’lerde yükseldiği düşünülüyor. Kentin yakınlarında 1 kilometre alana yayılan Bronz Çağ evlerinin izleri bulundu.

Arkeologlar, M.Ö. 1800’lerde inşa edilmiş büyük çaplı yol ağlarının Akad İmparatorluğunun çöküşünün ardından şehrin büyümeye devam ettiğini gösterdiğini, kentin Anadolu ve Mezopotamya’yı birbirine bağladığını kaydediyor.

akkadian-empire-11
Fotoğraf: Peter Pfalzner

KÜLTÜRLERİ BİRBİRİNE BAĞLAYAN KAVŞAK NOKTASI

Kazılar sırasında M.Ö. 1300’lerde yapıldığı düşünülen Asur çivi yazısı tabletler de çıkarıldı. Tabletlere göre, bölgede Mezopotamya fırtına ve yağmur tanrısı Adad’a adanmış bir tapınak bulunuyordu.

Çalışmaları yürüten ekibin lideri Peter Pfälzner, “Bassetki’deki bu bölge, Bronz Çağ’da Mezopotamya, Suriye ve Anadolu kültürleri arasında bir kavşak noktası. Beklenmedik derecede zengin, kültürel bir bölge. Burada uzun soluklu arkeolojik araştırmalar yapmayı planlıyoruz” dedi. Kazılar, önümüzdeki yılın yaz aylarında sürecek.


(BİLİMPRO.COM HABER İÇERİKLERİ KAYNAK GÖSTERİLMEDEN ALINTI YAPILAMAZ, KANUNA AYKIRI VE İZİNSİZ OLARAK KOPYALANAMAZ, BAŞKA YERDE YAYINLANAMAZ)