‘Gençlik pınarı’ Akdeniz’de

Hint inciri ile esmer yosunun Alzheimer ve Parkinson ile mücadelede güçlü olumlu etkileri olduğu belirtiliyor.

Bilim insanları, her yerde bulunabilen iki Akdeniz bitkisindeki kimyasalların yaşlanmaya bağlı hastalıkların geciktirilmesinde önemli rol oynadığını bildirdi.

Malta Üniversitesi ile Bordeaux Üniversitesi’nin Neuroscience Letters dergisinde bu ay yayınlanan ortak araştırmasına göre, Akdeniz bölgesinde yetişen bitkiler, Alzheimer ve Parkinson gibi yaşlılıkla ilgili hastalıklara birer umut niteliğinde. Özellikle Hint inciri (dikenli incir) ve fukusgiller (esmer yosun), sinir sistemi ile beyin nöronlarında bozulmaya yol açan (nörodejeneratif) hastalıklarla mücadele etmek için muhtemel ilaç adaylığına yükseltildi.

Malta Üniversitesi Tıp ve Cerrahi Okulu’ndan profesör Neville Vassallo, “Yaşlılık hastalıklarına yol açan zehirli protein kümelerinin birikmesine müdahale eden küçük molekülleri bulmak için Akdeniz’e yayılmış bitkileri araştırdık. Özellikle Hint inciri ile esmer yosundan elde edilen kimyasalların sağlam etkileri, araştırmamızın kesinlikle boşuna olmadığını gösterdi” dedi. 

130415_webb
Esmer yosun (solda) ve Hint inciri (Sağda)

Araştırma ekibi, Alzheimer hastalığının karakteristik göstergesi ‘beta-amyloid’ kümeleşmeleri ile dolu bira mayaları üzerinde bitki özlerinin etkisini belirlemek için testler yapmaya başladı. Kimyasallara maruz kaldıktan sonra, mayaların sağlığı çarpıcı bir şekilde gelişti. Bu da araştırmacıları, Alzheimer belirtileri geliştirmesi için genetik olarak modifiye edilmiş meyve sinekleri üzerinde test yapmaya itti.

Yosun özleri ile yapılan müdahale ile meyve sineğinin ömrü iki gün uzatıldı. Hint inciri kullanıldığında ise bu süre dört güne çıktı. Meyve sineğinin hayatındaki bir günün insan ömründe bir yıl anlamına geldiğini düşünürsek sonuçlar hayli etkileyici. Ayrıca hasta sineklerin tedaviden sonra yüzde 18 oranında daha hareketli oldukları görüldü. Benzer sonuçlar, Parkinson ile ilgili deneylerde de ortaya çıktı. Bitki özlerinin, Parkinson ile bağlantılı ‘alpha-synuclein’ proteinine de müdahale ettikleri tespit edildi.

Araştırma ekibi, iki bitkide yer alan bu özel moleküllerden faydalanmak için Malta’daki Hücresel Farmakoloji Enstitüsü ile birlikte çalışıyor. Klinik testlerin tamamlanmasının ardından ‘hayat iksiri’ olarak insanların bilgisine sunulacak.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)