Beynin bakteriler ile savaşımıza yardımcı olduğu keşfedildi

Beynin bakterilere karşı acil durumlarda ‘PCTR1’ molekülünün üretimini artırdığı belirlendi.

Vücudumuz bakteriler ile sürekli savaş halinde. Bağışıklık sistemimizin bu canlıları uzak tutmak üzere savunma mekanizmaları bulunuyor. Bu sebeple çoğu zaman bakteriler bir tehdit oluşturmuyorlar. Ancak yetersiz kaldığı durumlarda beynimizin bağışıklık sistemimize yardımcı olduğu ortaya çıktı.

Akademik araştırmaların yer aldığı The Conversation adlı internet sitesinin haberine göre, beyin, beyaz kan hücrelerinin işgalci bakteriyi öldürmesine yardımcı olan ve PCTR1 adı verilen koruyucu bir molekülün üretimini artırarak yardımcı oluyor.

Vücudun savunma sistemleri zayıfladığı veya başarısız olduğu zaman, bakteriler akın edebiliyor ve bu durum enfeksiyona, olağanüstü durumlarda da ölümle sonuçlanabilen kan zehirlenmesine neden olabiliyor. Penisilin, farklı tür bakteri enfeksiyonlarını durdurmak için geliştirilen uzun bir antibiyotik listesinin ilk sırasında yer alsa da, son birkaç on yıl boyunca antibiyotiklerin bakteri büyümesini durdurma becerisi büyük oranda kısıtlı hale geldi. Bakteriler, antibiyotiklere karşı direnç kazanabiliyor.

İngiltere’deki Londra Queen Mary Üniversitesi’nden Jesmond Dalli ve ekibi, bakteri enfeksiyonlarına yönelik yeni tedaviler bulmak için dikkatlerini beyin, omurilik ve optik sinirlere çevirdi. Farelerde doğru akciğer-mide sinirini kesmenin, escherichia coli enfeksiyonlarını temizleme yeteneğini azalttığını buldular. Çünkü PCTR1 adı verilen bir molekülün seviyesinde azalma yaşanmıştı.

Vücudumuzun enfeksiyona cevap verme şeklini yöneten bir molekül grubunun parçası olduğu belirlenen PCTR1, balık yağından türetilen gerekli bir yağ asidinden üretiliyor. Kopuk akciğer-mide siniri olan farelere tekrar PCTR1 verildiğinde, bakterilerin üstesinden gelme yeteneğini geri getirdiği ortaya çıktı.

Araştırma, PCTR1 ve ilgili molekülleri kullanarak, enfeksiyonlar esnasında vücudumuzun bakterileri temizleme yeteneğini geliştirmek ve antibiyotiklere olan bağımlılığımızı azaltmak amacıyla vücudumuza yardım edebileceğimizi gösterdi.