Esrarengiz ‘HAARP’ tesisinden yeni görüntüler yayınlandı (Video)

Birçok komplo teorisinde adı geçen ve küresel bir silah olduğu iddia edilen Yüksek Frekans Aktif Auroral Araştırma Programı (High Frequency Active Auroral Research Program – HAARP) tesisi, geçtiğimiz haftalarda sivil bir girişimin gökyüzü görüntüleme projesinde kullanıldı.

1990’larda ABD’nin Alaska eyaletinin doğusunda ıssız bir bölgede kurulan HAARP yerleşkesi, çok sayıda gizemi içinde barındıran büyük bir atmosferik ısıtma tesisi. Sırasıyla Amerikan Hava Kuvvetleri, Amerikan donanması, Alaska Fairbanks Üniversitesi (UAF) ve Pentagon’a bağlı Savunma Araştırmaları Projesi Ajansı (DARPA) tarafından yönetilen tesis, en son 2015 yılında tamamıyla UAF’ın kontrolüne verildi.

Skyglow adı verilen bir gözlem projesi kapsamında, birçok belgesel yapımında çalışmış olan yönetmen ve fotoğrafçı Harun Mehmedinovic, time lapse (hızlandırılmış görüntü) tekniği ile çok az kişinin içine girebildiği HAARP yerleşkesinden kuzey kutup ışıklarının eşsiz güzellikteki görüntülerini çekti. Aurora borealis adlı bu ışıklar, atmosferin 100 ila 1000 kilometre aralığında oluşuyor.

Komplo teorisyenleri için eğlenceli bir hedef olan, atmosfere ve yer hareketlerine etki edebildiği öne sürülen HAARP, bünyesindeki ileri teknoloji ürünü anten tarlası sayesinde büyük seller, yıkıcı kuraklıklar, güçlü kasırgalar, hortumlar, fırtınalar, uçak kazaları ve depremleri tetiklemekle suçlanıyor.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Yerin derinliklerinde ‘erimiş demir nehri’ keşfedildi

Yüzeyin 3 bin kilometre altında, 420 kilometre genişliğinde dev bir erimiş demir akıntısı tespit edildi.

Bilim insanları, Rusya’nın Sibirya bölgesi ile ABD’nin Alaska eyaleti arasında yerin 3000 kilometre derinliğinde erimiş demir akıntısı olduğunu bildirdi. Sıvı haldeki sıcak demir, batıya doğru hareket ediyor.

Danimarka Teknik Üniversitesi Ulusal Uzay Enstitüsü’nün Nature Geoscience dergisinde yayınlanan araştırmasına göre, 3000 kilometre derinlikteki ‘demir nehri’, Dünya’nın manyetik alanını haritalandıran Avrupa Uzay Ajansı’nın Swarm uydularından elde edilen veriler ile bulundu.

Genişliği 420 kilometre civarında olan erimiş demir akıntısının yılda 50 kilometre hızla ilerlediği belirtiliyor. Dünya’nın çekirdeğinin dış katmanına yakın bir yerdeki akıntının derinliği konusunda ise kesin bir bilgi yok. Yer kürenin en iç kısmını oluşturan çekirdek, 2 bin 890 kilometre derinlikten Dünya’nın merkezine (6 bin 370 km) kadar uzanıyor. Yani çekirdek 3 bin 480 kilometre kalınlıkta.

Danimarka Teknik Üniversitesi’nden yerbilimci Chris Finlay, “Dünya’nın yüzeyinde yaşayan insanlar olarak bu bize çok fazla bir şey ifade etmiyor olabilir. Ancak bunun çok yoğun bir sıvı metal olduğunu hatırlatmak zorundayız. Bu akıntıyı sağlamak için çok büyük miktarda enerji gerekiyor. Muhtemelen, katı haldeki Dünya’nın içindeki bir yerde sahip olduğumuz en hızlı hareket bu. Milyonlarca yıldır akıyor olmalı” açıklamasını yaptı.

Araştırmaya katılan bilim insanları, akıntının, Dünya’nın çekirdeğinde bulunan iki farklı sınır bölgesine yakınlığı nedeniyle oluştuğunu tahmin ediyor. Erimiş demir, çekirdeğin sınır bölgelerine yaklaştığında akıntı oluşturmak üzere ‘itiliyor.’ İtme gücünü çekirdekteki manyetik alan değişiklikleri sağlayabilir. Yer bilimciler, keşfin yeryüzü hareketlerini anlamada önemli bir kilometre taşı olduğunu belirtiyor.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Atlantik’teki dev dalga yükseklik rekoru kırdı

Outer Hebrides adaları yakınlarındaki okyanus dalgası 6 katlı bir bina yüksekliğindeydi.

Dünya Meteoroloji Örgütü, Atlas Okyanusu’nun kuzeyindeki bir şamandıranın 19 metre yüksekliğinde dalga tespit ettiğini bildirdi. Bu da yaklaşık 6 katlı bir bina yüksekliği anlamına geliyor.

BBC’nin haberine göre, 4 Şubat 2013’te, İzlanda ve İngiltere arasındaki Outer Hebrides adaları yakınlarında, bir şamandıranın kaydettiği en büyük dalga oluştu. 19 metre yüksekliğindeki dalga, saatte 82 kilometre hızla esen fırtınada meydana geldi.

Okyanustaki şamandıraların kaydettiği bir önceki rekor, 2007 yılı Aralık ayında, yine kuzey Atlantik’te gerçekleşen 18,27 metre yüksekliğindeki dalgaya aitti. Şamandıralar, okyanusları izleyerek açık denizlerdeki meteorolojik tehlikelerin tahmin edilmesinde ve gemilerin uyarılmasında kullanılıyor.

Bununla birlikte, şamandıraların gözlemleri dışında bilinen en büyük okyanus dalgası 2000 yılında kayıtlara geçti. İskoçya’nın batı kıyıları açıklarında bir gemi, tam 29 metre yüksekliğinde dalga tespit etti.

Özellikle yılın bu dönemlerinde, Atlas Okyanusu’nun kuzeyinde Kanada kıyılarından itibaren İzlanda’nın güneyine ve İngiltere’nin batısına doğru çok büyük dalgalar gerçekleşiyor.

Tarihte bilinen en yüksek dalga ise bir tsunamiye aitti. 9 Temmuz 1958’de, Alaska’nın Lituya Körfezi’nde meydana gelen 7,8 büyüklüğündeki depremin ardından 30,6 milyon metreküp kaya ve toprak denize akmış, yerleşim biriminin olmadığı körfezde 524 metre yüksekliğinde inanılmaz bir dalga oluşmuş, 5 kişi hayatını kaybetmişti.

Aşağıdaki videoda okyanuslardaki dev dalgalarla mücadele eden bazı yük gemilerinin görüntüleri yer alıyor.

https://www.youtube.com/watch?v=dBJM5yV7T-M


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Kavga ederken donan iki geyik hayrete düşürdü

Alaska’da dişileri etkilemek için kavga eden iki geyik nehirde donarak ölmüş halde bulundu.

ABD’nin Alaska eyaletinde bir arkadaşıyla doğa gezisine çıkan öğretmen Brad Webster, daha önce rastlanılmamış bir olaya şahit oldu. Kavga ederken boynuzları iç içe geçen iki geyik, 20 santimetrelik buzun altında donmuş halde bulundu.

geyik11

Olay, bu ayın başlarına doğru Unalakleet bölgesinde meydana geldi. Sosyal ve fen bilimleri öğretmeni olan Brad Webster, arkadaşıyla bölgede doğa gezisi yaptığı sırada donmuş bir nehrin üzerindeki iki boynuzu fark etti. Buzun üstündeki kar tabakasını temizleyen çift, yaklaşık 20 santimetrelik buzun altında hareketsiz duran iki erkek geyiği ortaya çıkardı. Geyiklerin kavga ettikleri sırada nehre düştükleri, birbirlerine kilitlendikleri ve donarak öldükleri sanılıyor.

Erkek geyikler, sonbahardaki çiftleşme mevsiminde dişileri etkilemek için boynuzlarını kullanarak kavga ediyor. Bu mücadeleler Eylül sonlarında ve Ekim ayının başında zirveye ulaşıyor. Geyiklerin böyle bir kavgada öldükleri düşünülüyor.

geyik22