Bilinen en sıcak gezegen keşfedildi

KELT-9b gezegeninin 4 bin dereceyi aşan yüzey sıcaklığı olduğu tespit edildi.

Uzayın derinliklerinde bir yerde korkunç atmosfer koşulları yaşanıyor. Bilim insanları, Dünya’dan 650 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir gezegenin 4 bin 327 derece yüzey sıcaklığıyla bu alanda bir rekor kırdığını açıkladı. (1 ışık yılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre.)

İngiliz Daily Mail gazetesinin haberine göre, ABD’deki Ohio Eyalet Üniversitesi’nden araştırmacıların Arizona’daki KELT Teleskobu ile bulduğu dev KELT-9b gezegeni, Kuğu Takımyıldızı içinde yer alıyor ve Dünya’dan 4 bin 500 kat büyük bir hacme sahip. 4 bin dereceyi aşan yüzey sıcaklığı ile adeta bir cehennemi andıran bu gizemli diyar, kendi yıldızına o kadar yakın bir yörüngede hareket ediyor ki, bir yılı sadece 1,5 gün.

Gökbilimciler son yıllarda gelişmiş teleskoplarla ışığın farklı dalgaboylarını ve tayflarını ölçerek Güneş Sistemi dışındaki uzak gezegenlerin atmosfer verilerini analiz edebiliyor. Daha önceki rekor, 380 ışık yılı uzaklıkta, Andromeda Takımyıldızı’nda bulunan 3 bin 200 derece yüzey sıcaklığına sahip WASP-33b gezegenine aitti.

en_sicakgezegen
KELT-9 yıldızı ve KELT-9b gezegeni illüstrasyonu

Merkür’ün Güneş’e olan yakınlığından daha fazla kendi yıldızına yakın olan KELT-9b’nin Jüpiter gibi bir gaz devi olduğu düşünülüyor. Etrafında döndüğü KELT-9 yıldızının yüzeyi ise 9 bin 897 derece sıcaklıkta. (Yaklaşık 5 bin derece olan Güneşimizin iki katı diyebiliriz). Söz konusu yıldız, Güneş’ten 2,5 kat daha büyük.

KELT-9b, Jüpiter’den 3 kat büyük olmasına rağmen, sadece yarısı kadar yoğunluğa sahip. Bunun sebebi ise aşırı sıcaklığın gezegeni bir balon gibi şişirmesi. Olağanüstü derecede radyasyona maruz kalan KELT-9b’de su, karbondioksit ve metan moleküllerinin oluşması neredeyse imkansız. KELT-9’dan gelen yoğun ultraviyole ışınlarla buharlaşan gezegenin bir kuyruklu yıldız gibi gaz kuyruğunun olduğu belirtiliyor.

Peki bu ‘cehennem’ gezegeni nasıl bir kader bekliyor? Araştırmaya katılan profesör Keivan Stassun’a göre, KELT-9b maruz kaldığı aşırı ultraviyole radyasyon sebebiyle bir gün tamamen buharlaşabilir. Ama eğer sağlam, katı bir çekirdeği varsa Merkür gibi kendi içinde kaynayarak eriyik lav gezegenine dönüşebilir. Üçüncü bir ihtimal ise, KELT-9 yıldızının bir milyar yıl içinde büyüyerek bir ‘kırmızı dev’e dönüşmesi ile gezegeni yutup yok etmesi. “KELT-9b gezegeni uzun vadeli umutlar ve gayrimenkul fırsatları için iyi bir yer değil” diyor profesör Stassun; “Kesinlikle orada olmak istemezdim..”


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

‘Köpük’ gezegen keşfedildi

Dev boyutlardaki KELT-11b gezegeninin strafor yoğunluğunda olduğu belirlendi.

Bilim insanları, Dünya’dan 320 ışık yılı uzaklıkta gaz devi bir gezegen gözlemledi. (1 ışık yılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre). Bu sıradışı kürenin en ilginç özelliği, yüzeyinin strafor (plastik yapay köpük) yoğunluğunda olması.

ABD’deki üç üniversiteden gökbilimcilerin The Astronomical Journal’da yayınlanan ortak araştırmasına göre, Güney Afrika ve ABD’de yer alan robotik Kilodegree Extremely Little Teleskop (KELT) ile bulunan KELT-11b adlı gezegen, Jüpiter’den yüzde 40 oranında daha büyük ancak Jüpiter’in sadece beşte biri kütlesinde.

KELT-11b, etrafında döndüğü yıldızı KELT-11 (HD 93396)’ya oldukça yakın bir yörüngede seyrediyor. Gezegenin bir yılı sadece 5 gün. Aşırı derecede parlak olan yıldız, KELT-11b’nin atmosferi ve yoğunluğuna dair hassas ve başarılı ölçümler yapılabilmesini, diğer gezegenlerin atmosferlerini anlayabilmek için bir örneklem olmasını sağlıyor.

Nükleer yakıtını kullanarak genişlemeye başlayan KELT-11 yıldızı, büyük bir ‘kırmızı dev’e dönüşme sürecinde. Bu sebeple KELT-11b gezegeni yaklaşık 100 milyon yıl içinde kendi yıldızı tarafından yutulacak ve yok olacak. Yıldızının parlaklığı sayesinde boyutları net olarak ölçülebilen KELT-11b, şimdiye kadar keşfedilen en düşük yoğunluklu üçüncü gezegen. (Güneş Sistemimiz dışında.)

kopuk2
KELT-11b illüstrasyonu (Walter Robinson – Lehigh Üniversitesi)

Araştırmayı yürüten ekibin lideri olan ABD’deki Lehigh Üniversitesi’nden gökbilimci Joshua Pepper, ilginç gezegenin olağanüstü büyüklükteki boyutlarına rağmen çok düşük bir kütleye sahip olması sebebiyle yüzeyinin bir strafor yoğunluğunda olduğunu belirtiyor.

Pepper, “Bu şişkin gezegenin boş iç yapısını tespit ettiğimizde çok şaşırdık. Kütlesine oranla çok büyük bir çapı var. Atmosferik ölçek yüksekliği 2763 kilometre ve bağlantılı atmosferik sinyal iletim boyutu oranı yüzde 5,6. Bu özellikler, KELT-11b’yi ve atmosferini önemli bir araştırma hedefi olarak önümüze koyuyor, KELT-11 sistemini diğer yıldız ve gezegenleri anlama açısından bir ölçüt haline getiriyor” diyor.

Eşine az rastlanacak bu gezegenin bulunmasını sağlayan iki KELT teleskobu, (Arizona’da ve Güney Afrika’da), otomatik olarak geceden geceye 5 milyonu aşkın parlak yıldızı tarama işlemi gerçekleştiriyor. Veriler gökbilimciler tarafından incelendikten sonra bu keşifler ortaya çıkıyor.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Üç güneşli gezegen: KELT-4ab

Dünya’dan 680 ışık yılı uzaklıktaki dev bir gezegenin gökyüzünde üç güneş parlıyor.

ABD’deki Harvard-Smithsonian Astrofizik Enstitüsü’nde görevli bilim insanları, üç güneşli yeni bir gezegen keşfetti.

Bilim dergisi The Astronomical Journal’da yayınlanan araştırma sonuçlarına göre, yaklaşık 680 ışık yılı uzaklıkta (1 ışıkyılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre) bulunan ve ‘KELT-4Ab’ adı verilen gezegenin büyüklüğü neredeyse Jüpiter kadar. (Dünya’dan 1300 kat büyük). İlk olarak 1973’lerde gözlemlenen KELT-4 sistemiyle ilgili son veriler, ABD’nin Arizona eyaleti ile Güney Afrika’daki KELT yer teleskoplarıyla elde edildi.

EN YAKIN YILDIZIN ETRAFINDA 3 GÜNDE DÖNÜYOR

Araştırmayı önemli kılan, üç yıldızlı güneş sistemlerine oldukça ender rastlanılması. Aşırı sıcak yüzeyiyle bir gaz devi olan KELT-4Ab, şimdiye kadar gözlemlenen dördüncü üç güneşli gezegen. KELT-4Ab’nin gökyüzünde KELT-4A, B ve C yıldızları parlıyor. Gezegen, kendisine en yakın yıldız KELT-4A’nın etrafındaki yörüngesini 3 günde kat ediyor. Bu kısa süre sebebiyle bir tarafının hep gece diğer tarafının ise hep gündüzü yaşadığı tahmin ediliyor. Daha uzaktaki KELT-4B ve C yıldızları ise birbirine yakın olan ikili bir sistemi oluşturuyor. Bu iki yıldız, gezegenin etrafındaki tek yörüngelerini 4 bin yılda tamamlıyor.

Araştırmayı yürüten ekibin lideri Jason Eastman, “İkili yıldızlar KELT-4B ve C’nin, gezegeni KELT-A yıldızına yaklaştırdığını, ittiğini düşünüyoruz. Eğer orada, yüzeyde olsaydınız, kalın bir atmosferin yanı sıra, Güneş’in Dünya üzerindeki görünüşünden 40 kat daha büyük bir yıldızı görürdünüz. Diğer iki yıldızı ise Ay kadar parlak ve uzakta görürdünüz” dedi.

triple-star-system
Sistemin merkezindeki yıldız, gezegene çok yakın bir yörüngedeyken diğer iki yıldız uzak bir yörüngeyi takip ediyor.

GAIA TELESKOBU İNCELEMEYE DEVAM EDECEK

Avrupa Uzay Ajansı (ESA)’nın Gaia teleskobu, 2018’de tamamlanacak şimdiki görevinin ardından KELT-4Ab’yi gözlemlemeye başlayacak. Bilim insanları, elde edecekleri veriler ışığında nadir rastlanan çok güneşli gezegenleri ve sistemleri daha iyi anlayabileceklerini düşünüyor.

Son yıllarda birden çok güneşi olan gezegen araştırmaları dikkat çekiyor. California’daki Palomar Gözlemevi’ni kullanan NASA astronomları, 2015’te Dünya’dan 136 ışık yılı uzakta, dört güneşi olan ’30 Ari b’ gezegenini keşfetmişlerdi.