Plüton’un üzerinde nefes kesen uçuş (Video)

Gizemli cüce gezegenin olağanüstü yer şekilleri üzerinde bir yolculuğa var mısınız?

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA)’nın New Horizons (Yeni Ufuklar) adlı uzay aracı, 2015 yılı Temmuz ayında Plüton’a tarihi yakınlaşmasını gerçekleştirene kadar bu cüce gezegenin yer şekilleri hakkında detaylı bir bilgimiz yoktu. NASA, keşif aracının çekip gönderdiği fotoğraflar sayesinde Plüton’un yüzeyini gösteren etkileyici bir video hazırladı.

Yaklaşık 2 dakikalık görüntü, 1000 kilometre kadar genişlikte olan ‘kalp’ şeklindeki azot buzulu arazisi Sputnik Planitia’nın güneybatısında başlıyor. Uçuş, arazinin batı sınırındaki Cthulhu Macula adlı karanlık ve kraterli bir bölge üzerinde, Voyager Terra’da, Pioneer Terra’da ve Tartarus Dorsa isimli alanın üzerinde kuzeye doğru devam ediyor. Engebeli dağ sıraları, kanyonlar, buzul ve kayalık araziler üzerinden geçen araç, henüz 2 yıl öncesine kadar detaylarını bilmediğimiz esrarengiz bir diyarı gözler önüne seriyor.

Bilgisayar modelleri, Sputnik Planitia bölgesinin muhtemelen buzla dolu olduğunu gösteriyor. Bu da Plüton’un kabuğundaki kırıkları açıklıyor. Analitik bulgular, böyle bir durumun ancak Plüton’nun bir yer altı bir okyanusuna sahip olması durumunda ortaya çıkabileceğini ortaya koyuyor.

Güneş Sistemi’nin en büyük ikinci cüce gezegeni olan Plüton, Güneş‘e Dünya’dan neredeyse 40 kat daha uzak. Aşağıdaki video klipte de yine New Horizons uzay aracının gözlemleriyle oluşturulmuş, Plüton’un en büyük uydusu Charon’un yüzeyine ilişkin en yeni görüntüler yer alıyor.

 

Dünya ile Nibiru bu yıl çarpışacak iddiası

ABD’de yayınlanan bir kitapta Nibiru adı verilen dev bir gezegenin yörüngesinin Dünya ile kesiştiği ileri sürüldü.

ABD’li yazar David Meade, yeni piyasaya çıkan ‘Planet X – The 2017 Arrival’ adlı kitabında Dünya ile Nibiru adlı bir gezegenin bu yıl Ekim ayında çarpışacağını öne sürdü. Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Nibiru ve benzeri hikayelerin birer aldatmaca olduğunu bildiriyor.

İngiliz basınında çıkan haberlere göre, daha önce ABD’deki Louisville Üniversitesi’nde astronomi ve farklı konularda eğitim alan yazar David Meade, kitabında şunları söylüyor: “Bizim Güneşimizle birlikte ikili bir yıldız sistemi oluşturan farklı bir yıldız, yanındaki 7 gezegenle birlikte farklı bir açıdan Güneş Sistemi’ne girecek. Bu gezegenlerden biri olan Planet X (Nibiru), güney kutbundan Dünya’ya çarpacak. Nibiru, büyük, mavi bir gezegen.”

Marduk, Nibiru ya da X gezegeni gibi isimler takılan bu gizemli gök cismi ile ilgili teoriler ilk kez gündeme gelmiyor. Komplo teorisyenleri, Güneş Sistemi’nin çok yakınında olduğunu öne sürdükleri Nibiru gezegeninin yer çekimsel etkisinin tüm sistemi etkilediğine inanıyor.

David Meade, Güneş’in ikizi olan bir başka yıldızın yer çekimsel gücü ile itilen Nibiru’nun Dünya’ya doğru yol aldığına inanıyor. Peki bu diğer yıldız nerede? İkinci yıldızın yeryüzüne yaklaşma açısı yüzünden tespit edilmesinin zor olduğunu iddia eden Meade, Nibiru’nun yer aldığı ikinci sistemin bizim Güneş sistemimiz ile aynı düzlemde yer almadığını, dev gezegenin güney kutbu hizasından bize yaklaştığını savunuyor.

Meade, Dünya’daki birçok zengin ailenin çarpışmadan haberdar olduğunu ve trilyonlarca dolar harcayarak sığınaklar inşa ettirdiklerini belirtiyor. Benzer iddialar 2003, 2012 ve 2015 yıllarında da dile getirilmiş ancak gerçek olmadıkları ortaya çıkmıştı. NASA uzmanları, Dünya ile çarpışma ihtimali bulunan bir gezegenle ilgili bilimsel kanıtların olmadığını kaydediyor.

BİLİNMEYEN BAŞKA BİR GEZEGENE AİT İZLER VAR

Güneş Sistemimizi alt üst edip Dünya’ya çarpacak dev bir gezegene dair bilimsel kanıt olmasa da, geçtiğimiz yıl gökbilimciler Plüton’un ötesinde yeni bir gezegenin olduğuna işaret eden “güçlü bir kanıt” elde ettiklerini açıklamıştı.

Astronomical Journal dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, California Teknoloji Enstitüsü’nde görevli astronomlar, matematiksel hesaplamalar ve bilgisayar simülasyonları yardımıyla Güneş Sistemi’nin dış kısmında, Dünya’nın 10 katı büyüklükte başka bir gezegenin var olabileceğini bildirmişti.

Güneş’in çevresindeki bir turunu 20 bin yılda tamamladığı öngörülen gizemli gezegenin, sistemin dış ucundaki ‘cüce’ gezegenleri ve asteroidleri çekim gücüyle etkilediği sanılıyor.


(Bilimpro.com haber içerikleri kaynak gösterilmeden ve yazarın adı belirtilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz)

Plüton’un altında gizli okyanus

Plüton’un ‘kalp’ şeklindeki donmuş arazisinin altında bir okyanus olabileceğine dair deliller bulundu.

Amerikalı bilim insanları, cüce gezegen olarak bilinen Plüton’un ‘kalp’ şeklindeki donmuş arazisinin altında bir okyanus olabileceğine dair deliller buldu.

Keşif, Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA)’ya ait New Horizons adlı uzay aracı tarafından 2015 Temmuz’unda çekilen fotoğraflar ve toplanan veriler doğrultusunda yapıldı. Yaklaşık 1000 kilometre genişliğinde olan ve kalp şekliyle dikkat çeken Sputnik Planitia bölgesindeki yüzey hareketleri incelendi.

Nature dergisinde bugün yayınlanan iki ayrı araştırma sonucuna göre, Plüton’da bulunan bu yeraltı okyanusu 100 kilometre derinliğinde olabilir. Dünya’daki bütün denizler kadar su sakladığı sanılan bu büyük gizli okyanus, mikrobiyal hayata ve bilinmeyen canlılara ev sahipliği yapabilir.

sputnikk
Altında okyanus olduğu belirlenen Sputnik Planitia bölgesi (Fotoğraf: NASA)

Bilgisayar modelleri, Sputnik Planitia’nın muhtemelen buzla dolu olduğunu gösterdi. Bu da Plüton’un kabuğundaki kırıkları açıklıyor. Analitik bulgular, böyle bir durumun ancak Plüton’nun bir yer altı bir okyanusuna sahip olması durumunda ortaya çıkabileceğini gösteriyor.

Güneş Sistemi’nin en büyük ikinci cüce gezegeni Plüton, Güneş‘e Dünya’dan neredeyse 40 kat daha uzak.

charonn
Plüton’un uydusu Charon’un yüzeyine ait bir illüstrasyon

GÜNEŞ SİSTEMİ’NDE SAKLI OKYANUSLAR

Son yıllarda yapılan keşif ve araştırmalar, Güneş Sistemi’nde bazı gezegenlerin aylarının donmuş yüzeylerinin altında akıcı su olabileceğini gösterdi. Bilim insanları, Jüpiter’in uyduları Europa ile Ganymede, Satürn’ün uyduları Enceladus ile Dione, Neptün’ün uydusu Triton ve Plüton’un uydusu Charon’da saklı okyanuslar olabileceğine dair önemli ipuçları elde etti. Önümüzdeki yıllarda yapılacak insanlı ya da insansız keşif görevleri ile daha net sonuçlara ulaşılabilecek.